Merkez Bankası Döviz Kuru | |||
ALIŞ | SATIŞ | ||
USD | 34,4372 | 34,4992 | |
EURO | 36,3826 | 36,4482 | |
Doğankent, Giresun ilinin bir ilçesidir.
İlçenin bilinen en eski ismi Kürtün-i zir, Manastırbükü ve Harşıt idi. İlçeye yörede yaşayan Türkmenlerin eskiden yoğun olarak Doğan besleme alışkanlığından dolayı verilmiştir.
Doğankent İlçe Kuruluşu
Doğankent ilçesinin kuruluşu hakkında çok bir bilgi yoktur. Sadece Kürtün-i zir olduğu zamanından sonrası bilinmektedir. Doğankent ilçesi bir Çepni boyudur. Çepniler Anadoluya yerleşmeye başladıkları sıralarda bu vadiden geçtiği bilinmektedir. Bu vadiden geçen çepniler önceleri yaylalarda (Güvende, Masur, Çatakçayır, Halilbeğ, Pinti... yaylaları), daha sonra alçaklara harşıt vadisi bölümlerine yerleşmişlerdir. Genellikler Tirebolu, Görele, Espiye taraflarına doğru yerleşim mevcuttur. Türklerde ilk yerleşimler çepni boyu le olmuştur. Orta asyadan göç eden Çepniler bu vadiye ve Giresun sahiline yerleşmiştir. Türklerin iskan politikası ve göç hayatı yaşamaları buraların Türkleşmesinde etkili olmuştur. 1. Dünya savaşına kadar Türkler, Ermeniler ve Ruslar birlikte yaşamışlar ve savaş ile bu değişik milletler birbirleriyle savaşmışlardır.
Tarihçe
İlçenin merkez nüfusu 4000 civarındadır. Köyleri ile birlikte nüfusu 10 000'i bulmaktadır. İlçe çok yoğun bir göç vermiştir. Genellikle Marmara bölgesine olan göçler ilçenin nüfusunu çok etkilemiştir. İlçenin gurbette olan kişilerle nüfusu 25 000 olduğu tahmin etilmektedir. Çoğu gurbette olan halk yaz aylarında ve bayramlarda ilçeye ve köylerine gelmekte yaylalarda şenlikler düzenlemektedir.
Bir Türkmen boyu olan Çepni boyunun buraya gelerek yerleştiği bilinmektedir. Giresun ve Gümüşhane arasında bir bağlantı noktasıdır. 1914 yıllarında Rus harbi zamanlarında ilçenin sadece baraj tarafı santral tarafı işgal edilmemiştir. Yakın zamanda olan bir sel ile ilçe yeniden yapılanmaya başlamıştır. Alp Arslan'ın Malazgirt Zaferinden sonra (1071) bu bölge Selçuklular a, onlardan da Osmanlılar ın egemenliğine geçmiştir. Osmanlıların egemenliğine geçişi Fatih Sultan Mehmet'in 1461 yılındaki Trabzon seferi ile olmuştur. Doğankentin ilk ismi Kürtün-ü Zir idi. Şimdiki Kürtün ise Kürtün-ü Bâla olarak anılmakta idi. Bundan 500 yıl önce Kürtün-ü Zir ismi Manastır bükü (Manastıra sapan yol anlamındadır) olarak değişmiştir. Bu dönemde bu bölgede halkın büyük çoğunluğunu müslümanlar temsil etmekte, onlar yaşamakta idi. O sırada idari şekil Nahiye Müdürlüğü olup, Nahiye Müdürü 4 ay süre ile Kürtün-ü Zir (Harşit), kalan sürede ise Kürtün-ü Bâlada oturmakta, her iki nahiyeyi bu şekilde idare etmekte idi. O sıralarda kasabaGümüşhane 'ye orası da Sancak olarak Trabzon'a bağlı idi.
İlçe I. Dünya Savaşı ndan sonra Harşit adını almıştır.
Harşit kelime olarak Fars'ça bir kelime olup, Hurşit'den gelmekte ve mana olarak güneşin en sıcak yeri anlamına gelmektedir. Başka bir rivayete göre; Har: Diken, Şit: Taş, çakıl demektir. Osmanlılar zamanında buralara dikenlik, taşlık çakıllık denilmiştir. Bu kasaba; 1916 yılında Çarlık Rusya tarafından işgal edilmiş ancak, Harşit Çayı'nın karşı tarafına (şimdiki H.E.S.'nın olduğu bölgeye) geçememiş ve Harşit 1918'e kadar Rus işgali altında kalmıştır. İşgal 15 Şubat 1918'de sona ermiştir.
Yönetim olarak l. Mahmut döneminden sonra meydana çıkan ve adına voyvoda denilen Derebeyliklerce yönetilmiş, ilk kez Yakup oğlu İbrahim Ağa Kürtün-ü Bâlada yönetimi ele geçirerek bir süre Derebeyi olarak yönetimi sürdürmüştür. Yönetime devam ederken gezmek maksadıyla Harşit 'a geldiğinde Şit Köyünde vurularak öldürülmüş, onun ölümünden sonra yönetim oğlu Emin Ağa' ya geçmiş, 1836 Tazminatından sonra Derebeylik yönetimi ortadan kaldırılarak devlet yönetimine geçiş sağlanmıştır. İlçeminin 1952 yılında Gümüşhane 'ye bağlılığına son verilerek Giresun 'a bağlanmış, burası 1961 yılında Harşit adını bırakarak Doğankent adını almıştır. Doğankent daha önce Giresun - Tirebolu ilçesi sınırları içerisinde nahiye iken, 20 Mayıs 1990 tarih ve 3644 no'lu Kanunla ilçe statüsüne kavuşmuştur.
Eğitim - Öğretim
İlçe tarihinde eğitim ve öğretim açısından okuma/yazma oranı yukse olan ilçede, Hıristiyanlar döneminde çok sayıda manastır faaliyet göstermiştir. Türk hakimiyeti döneminde bir medrese açılmış, bu da Rüştiye mektebine dönüştürülmüş ve önemli bilim adamları bu medreseden yetişmiştir. Ömer Nasuhi BİLMEN, Elmalı Muhammet, İsmail Hakkı ERZURUMLU ilk akla gelenler.
İlçede 1 adet lise (Bu lise 2010 Eylül ayından itibaren Çok Programlı Lise'ye çevrilmiştir), 1 adet İmam-Hatip Lisesi, 1 adet anaokulu, 3 adete müstakil 8 sınıflı ilköğretim okulu ile 6 tane birleştirilmiş sınıflı İlköğretim Okulu olmak üzere toplam 11 adet okul bulunmaktadır.1990 yılından itibaren öğrenci azlığı ve okul binasının kullanılamaz halde bulunmasından dolayı 7 tane BSİO. kapatılmıştır. Aktif olarak çalışan, 1 adet müstakil 3 adet ilköğretim okulu içi anaokulu mevcuttur. 3 adet ilköğretim okulu, 1 adet birleştirilmiş sınıflı ilköğretim okulu, 1 adet Çok programlı lise , 1 adet imam hatip lisesi bulunmaktadır.